Gemlik Ülkü Ocakları, 30 Ağustos Zafer Bayramı ile alakalı yazılı açıklama yayınladı. Gemlik Ülkü Ocakları Başkanı Ali Yılmaz tarafından yapılan açıklama şu şekilde;
"Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının öncülüğünde başlatılan kurtuluş mücadelesi “Büyük Taarruz” ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi” ile zirveye ulaşmıştır. Bu zirve bizlere 9 Ekim 1923’ü haber vermiş, 1299 kuruluş onurunun tamamlayıcı olmuştur. Türk Milleti öz vatanlarında esaret altında yaşamayı reddederek, verdikleri muazzam mücadele neticesinde 30 Ağustos’ta destansı bir zafere daha imza atmıştır ve battı sayılan, söndü sanılan istiklal güneşinin vatan semalarında tekrardan doğmasının, yeniden parlamasının tarihi olmuştur.
Türk Milleti içinde bulunduğu çok zorlu bir süreçten, sabırla, azimle, her türlü imkansızlığa rağmen inançla ve imanla Milli Mücadele’ye girmiştir.
Bütün cephelerden zaferlerle çıkmış ve en son olarak Atatürk’ün önderliğinde büyük zafere ulaşmıştır. 30 Ağustos 1922’de tarihi haklarımız taarruz ruhuyla savunulmuş, Anadolu’nun işgali damla damla akıtılan şehit kanlarıyla savuşturulmuştur. Kazanılan büyük zafer, milletimiz için tarihi boyunca kazanılan pek çok zaferden farklı bir kazanımı ifade etmektedir. Çünkü, “Artık bitti, bir imparatorluk ve millet tarihe gömülüyor” denildiği anda, Türk’ün kudreti, varoluşundan bugüne kadar taşıdığı kendi bayrağı altında ve toprağında bağımsız yaşama ülküsü küllenen ocaklardan yeniden alevlenmiştir. Bu milli refleksin neticesinde şanlı Türk tarihine yeni bir destan daha eklenmiştir.
30 Ağustos’ta kazanılan zafer Türk’ün içinde bulunduğu şartlar ne olursa olsun asla pes etmeyeceğinin, başka ülkelerin himayesi altında yaşamayı daima reddedeceğinin, kanıyla suladığı toprakları canı pahasına koruyacağının göstergesidir. 30 Ağustos’ta bütün dünya Anadolu’nun her karış toprağı için bir büyük kahramanlığa ve Türk’ün kutlu bir zaferine daha şahitlik etmiştir. Bu nedenledir ki Türk yurdu olan Anadolu Coğrafyası artık “öz vatanımız” olmuştur.
30 Ağustos Anadolu’yu kolayca ele geçirip, sınırlarını kendi iradelerine göre cetvelle çizmeyi adet edinmiş sözde büyük devletlerin oyunlarının boşa çıktığı, söz konusu Türk’ün toprağı olduğunda sınırların yalnızca şehit kanlarıyla çizilebileceğinin tüm dünyaya ilan edilmesi açısından önemli bir zafere şahitlik etmiştir.
Bugün, birtakım iç ve dış çevrelerin güdümünde vatanımızın ve milletimizin birliğini bozmaya yönelik faaliyetlerde bulunanların, savaşla alamadığı toprağı masa başında alacağı düşüne kapılan hayalperestlerin çabaları beyhudedir. Tarihten ders çıkarmayan, rüzgar ekip fırtına biçtiğinden habersiz aymazlar asla amacına ulaşamayacaktır. Şer cephesinin her türlü girişimi Türk milletinin iman dolu yüreğinde boğulacaktır.
Son olarak şu hususlara dikkat çekmek istiyoruz.
Bölünecek vatanımız, verilecek bir karış toprağımız, ötekileştirilecek-ayrıştırılacak insanımız, parçalanacak devletimiz asla yoktur ve olmayacaktır.
Türk milleti bir daha kuşatma altına alınamayacak ve işgal altında kalmayacaktır.
Türk’ten rahatsız olan, tarihten eski bu milleti yok etme yolunda başarılı olabileceğini sanan tüm güçler Türk adının tarih sahnesine çıktığı ilk günden bugüne yaşanan gelişmeleri iyi okumalı, gittikleri yolun büyük bir hezimete çıkacağını bilincinde olmalıdır.
Geçmişinde sayısız zafer yaşamış, en zor dönemlerde bile esaret altında yaşamaktansa ölümü seçen necip milletimiz, bugün içinde bulunduğu ağır şartlardan mutlaka kurtulacaktır. Döküldüğü denizden çıkma ümidiyle çırpınan tarihten habersiz balık hafızalı yöneticilere sahip devletler bilmelidir ki; Malazgirt’te, İstanbul’un Fethi’nde, Çanakkale’de, Dumlupınar’da, Kocatepe’de var olan milli heyecanın ve şuurun aynısı bugün Türkiye sevdalılarının düşünce ve davranışlarında fazlasıyla bulunmaktadır.
Bu duygu ve düşüncelerle aziz Türk Milleti’nin 30 Ağustos Zafer Bayramını kutluyor; Bizlere bu haklı gururu ve mutluluğu yaşatan KAHRAMAN ecdadımıza, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına bu topraklar için şehadet şerbeti içmiş tüm şehitlerimize rahmet ve minnetle anıyor, aziz hatıralarını şerefle yad ediyoruz.
Ruhları Şad Olsun!
Türk Milleti ve Ülkü Ocakları, Kahramanlarını Hiçbir Zaman Unutmayacaktır…
Şair Hüseyin Nihal Atsız’ın dediği gibi,
Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir;
Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir.