Bursa Tesisat İnşaat Malzemecileri Derneği’nin (BURTİMDER) Değer Katan Sohbetler etkinliğinin ikinci konuşmacısı Bursa Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Yüksel Okşak oldu. Okşak, “Pandemi sonrası küresel ekonominin geleceği ve Türkiye” konulu sunumunda, küresel ve Türkiye ekonomisine ilişkin görüşlerini ve öngörülerini paylaştı.BURSA (İGFA) - Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Çok Amaçlı Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen etkinliğe BURTİMDER üyelerinin yanı sıra, Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fethi Yıldız, BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Yüksel Taşdemir, Tesisat İnşaat Malzemecileri Federasyonu (TİMFED) Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yıldırım, İnşaat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Mehmet Albayrak, İç Mimarlar Odası Bursa Şube Başkanı Ali Gözütok ve DEMSİAD Başkanı Alptekin Şahintürk katıldı.
Etkinliğin açılışında konuşan BURTİMDER Başkanı Murat Çakmaker, tüm sektör paydaşlarının ve üyelerinin sosyal, kültürel, ekonomik ve teknik anlamda gelişimine katkı sağlamayı görev edindiklerini belirterek, Değer Katan Sohbetler’in de bu faaliyetlerden biri olduğunu söyledi. Bu faaliyetlere hız kesmeden devam edeceklerini dile getiren Çakmaker, “Sektörümüzü daha ileri taşımak adına birlikte hareket etmenin önemine inanıyorum. Katılımınız ve önerileriniz bizlere güç verecektir” dedi.
Sektörün durumuna ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Murat Çakmaker, “Pandemi ve döviz kurlarındaki hareketlilik inşaat sektöründe sıkıntılı bir sürecin yaşanmasına neden olurken, inşaat malzemeleri sektöründe ihracat odaklı büyüme 2021’de de devam etti. İnşaat malzemecileri sektörü, 2021’de yaklaşık 30 milyar dolar ihracat gerçekleştirirken, yüzde 20 büyüme sağlandı. Yüzde 20'lik büyümenin yüzde 10'u yenileme, yüzde 10'u da ihracattan geldi. Sektörümüzün rekabet gücü ve ülkemizin coğrafi konumunun önemi burada bizlere stratejik avantajlar oluşturuyor. Bu talebin, 2022 yılında da devam edeceği öngörülüyor. Bu avantajları büyüterek geleceğe taşımamız gerektiğine inanıyorum. Bu yıl yüksek enflasyonla mücadele yılı. Sektörümüz açısından ilk yarıda önemli bir gelişme beklemesek de yılın ikinci yarısından itibaren inşaat ve konut sektörüne devlet tarafından sağlanacak destekler ve faiz indirimleri ile üçüncü çeyrekten itibaren büyüme trendine girmesini beklediğimizi söyleyebilirim” diye konuştu.
YILDIRIM: E-TİCARETE YÖNELMEK ZORUNDAYIZ
TİMFED Başkanı Kemal Yıldırım da, Bursa’nın ülke ekonomisine katkısının kıymetli olduğunu belirterek, federasyon olarak Bursa’ya çok önem verdiklerini söyledi. Yıldırım, pandemi sürecinde şanslı sektörlerden biri olduklarını dile getirerek, “Özellikle 2021 bizim için güzel ve bereketli bir yıl oldu. Evine kapanan insanlar eksikleri ve ihtiyaçları gördüler. Bu da sektörümüze büyük hareket kattı. İhracatımız da çok arttı. Böyle olunca tedarikte büyük sıkıntı yaşadık. Dövizdeki hızlı yükselişin ardından fiyatlarımızın da artması geçen yılın son aylarında biraz durağanlığa neden oldu” dedi.
Sektörün sorunlarına da değinen Kemal Yıldırım, şunları söyledi: “Biz geleneksel ticaret yapıyoruz. Ama artık bununla yürümeyeceğini anladık. E-ticarete yönelmek zorundayız. Ya sisteme uyacaksınız, ya da yok olacaksınız. Mağazalarımızın ve depolarımızın maliyetleri çok yüksek. Bu da bizi olumsuz etkiliyor. Diğer yandan bizi zorlayan konulardan birisi de finans sorunu. Teminatla aldığımız ürünleri teminatsız piyasaya veriyoruz. Piyasayı finanse ediyoruz. Sektörümüzün finans kaynakları yeniden düzenlenmeli. Gıda marketlerde yapı ürünlerinin satılması ve ara eleman sıkıntısı sorunlarımızın da doğru politikalarla çözülmesini diliyorum. Diğer yandan vurgulamak istediğim konu ise kentsel dönüşüm. Maalesef kentsel dönüşemedik. Binalar dönüştü. Bir an önce dönüşmek zorundayız. Bu dönüşüm sektörümüze de büyük katkı sağlayacaktır.”
BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Yüksel Taşdemir de, Bursa’da tüm sektörlerin sorunlarına çözüm bulmak için çalıştıklarını vurgulayarak, bu konuda BURTİMDER ile işbirliği içerisinde olmaya devam edeceklerini söyledi.
OKŞAK: YENİ EKONOMİ MODELİ TÜRKİYE İÇİN EN UYGUNU
Etkinliğin konuşmacısı olan Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yüksel Okşak da sunumunda dünya ve Türkiye ekonomisini değerlendirdi. Mevcut ekonomik sistemlerin sorunlara çözüm olmadığının altını çizen Okşak, dünya ekonomisinde bir değişim olduğunu anlattı. Gelişmekte olan ülkelerin küresel ekonomiden daha fazla pay almaya başladığını belirten Okşak, küresel borç stoğunun arttığını, gelişmiş ülkelerdeki önemli şirketlerin iflas ettiğini, Singapur ve Türkiye gibi ülkelerin sanayi üretiminde en iyiler arasında olduğunu söyledi.
Okşak, yeni ekonomik modelin Türkiye ekonomisine en uygun model olduğunu ama yeterince anlatılamadığını dile getirerek, şöyle devam etti: “2030’da ciddi bir durgunluk dünyayı bekliyor. Mevcut ekonomik politikalar yeterli değil. Yeni bir şeyler söylemek gerekiyor. Pandemi bunu öne çekti. Arz talep şoku, lojistik şoku yaşandı ve tedarik zinciri kırıldı. Ancak şirketlerin karlılığı arttı. Piyasalar güven, istikrar, bilimsellik ve normalleşen bir ekonomi istiyor. Türkiye’de ekonomiye güven maalesef yok. Yeni model doğru bir model ama doğru anlamalıyız. Enflasyon bu modelin çalışmasının önünde engel. 2022’nin ilk çeyreğinde enflasyonun artacağını düşünüyorum. Bu yıl ihracatımız da artacak. Ama 2022 dünya için pahalı bir yıl olacak.”