Gemlik Belediyesi’nin Milli Türk Talebe Birliğiyle birlikte organize ettiği, “15 Temmuz ve Yakın Tarihimizdeki Darbeler” konulu konferans büyük ilgi gördü.
Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil’in konuşmacı olarak katıldığı konferans Uludağ Üniversitesi Gemlik Yerleşkesi Asım Kocabıyık Kültür Merkezinde yapıldı. Gemlik Belediye Başkan Yardımcısı Kadir Erol, Ak Parti İlçe Başkan Yardımcısı İsmail Topkaç ve Yönetim Kurulu üyelerinin yanı sıra, Kent Konseyi Başkanı Mukaddes Serim, Milli Türk Talebe Birliği Bursa İl Başkanı Samet Enes Öztürk, Ak Parti Kadın Kolları Başkanı Aynur Beki’de konferansı izleyenler arasında yer aldılar. Gemliklilerin ve öğrencilerin de büyük ilgi gösterdiği konferansta, FETÖ Terör örgütünün iç yüzü ve Türkiye’nin darbeler tarihi çarpıcı biçimde ele alındı.
Türkiye’nin çok güçlü bir ülke olduğunun altını çizerek konuşmasına başlayan Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, 15 Temmuz FETÖ darbe girişimine atıfta bulunarak, “Sadece bir gün birlikte olduk, 50 yıllık planları, projeleri alt üst oldu. Ancak darbe bir daha olmaz diye sakın düşünmeyin. Türkiye’de darbeler bitmedi. Ben teyakkuzdayım. Uyursam uyanamam. Bunu biliyorum” dedi. Tarihten günümüze Türkiye düşmanlarının “Böl-Parçala-Yut” taktiğini uyguladıklarını vurgulayan Ahmet Şimşirgil, birlik ve beraberliğin önemine dikkat çekerek, “Biz kendi kendimiz bölüp parçaladık, onlar da hep yuttu” diye konuştu. Tarihteki Türk Devletleri sayısının 150’ye yakın olduğunu anlatan Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, “20 yıl, 40, yıl, 70 yıl, 100-150 yıl süren Türk Devletleri bulunmakta. Ama en çok biz birbirimizi bölmüşüz. Biz kendi kendimizi parçalamışız. 2. Kılıçarslan’ın 11 oğlu var, devleti bu 11 oğluna bölmüş. Yutması kolay olmuş. Oysa Osmanlı 700 yıl yaşadı. Osmanlı kendi kanını verdi. Başkasının kanını emmedi. Osmanlı bölünmemek, parçalanmamak için gerekirse kendi kardeşlerini öldürerek, bu dirliğini korudu” dedi.
Osmanlı’da 15 Padişahın 9’unun darbe ile gittiğini anımsatan Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, “Bu Padişahlara Darbeleri Kimler ve Ne amaçla yaptı?” diye sordu. Osmanlı’nın Fiili bitiş tarihinin 1922 olmasına rağmen, asıl bitişinin 1909 yılı olduğunu öne süren Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, “1909 Abdülhamit Han Darbesi, 1939 Tanzimat Fermanı döneminden planlanmıştı. 70 yıllık bir plan ve proje söz konusuydu. Neticede Osmanlı’nın yıkılışı da 1909’da Abdülhamit Han darbesi ile oldu. Sonraki Padişahlar’ın hiçbir yetkisi vasfı yoktu. Birinci Dünya Savaşının çıktığından bile haberleri yoktu. Ve Abdülhamit Han Darbesi sonrası 1909’da Şeyhülislamlık Makamına ilk defa bir Mason getirildi” diye konuştu.
Çarpıcı açıklamalarını sürdüren Tarihçi Akademisyen Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, Türkiye’de iki tip darbe olduğunu ifade ederek, bunlardan birincisinin, hükümet, yönetimde siyasi parti değişikliğine bağlı, askeri vesayeti öncelikli tutan darbeler olduğunu, buna karşın 15 Temmuz FETÖ Darbe Girişiminin ise Abdülhamit Han’a yapılan Darbe girişimi gibi olduğunu söyledi. Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, “Şimdi, Televizyonlarda birileri çıkıp, FETÖ darbesi başarılı olsaydı, Türkiye 30 yıl, 50 yıl geriye giderdi diye ahkâm kesiyor. Ben bunlara çok gülüyorum. Yahu, FETÖ Darbesi başarılı olsaydı eğer, Türkiye Cumhuriyeti Devleti diye bir şey kalmayacaktı ki” dedi. 15 Temmuz’da Türk Milletinin tarih ve destan yazdığını vurgulayan Şimşirgil, bir kez bile olsa birlik olunduğunda, darbecilerin ve perde arkasındaki güçlerin nasıl dağıldığının anlaşıldığını savundu.
FETÖ Terör Örgütü hakkında da çarpıcı açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, Yavuz Sultan Selim’in, Hocası Şeyhülislam Mevlana İbn-Kemal Hakkında da önemli bilgiler verdi. Şimşirgil, “İbn-i Kemâl Efendi, yaşadığı devirde, talebesi olan padişah tarafından çok sevilmiş ve sayılmıştır. Öyle ki Yavuz, hocasının atından sıçrayan çamurla kirlenmiş olan kaftanının öldüğü zaman tabutunun üstüne örtülmesini vasiyet etmiştir. Ve öyle de olmuştur. Yakın tarihe kadar sandukasının üzerinde serili olan bu kaftan, günümüzde üzeri camla kaplı tahtadan yapılmış bir koruma kabına konarak sandukanın yanına yerleştirilmiş türbeyi ziyaret edenlere gösterilmekteydi. Ancak bu kaftan 10 yıldır kayıptı. Bu kaftanı kim çaldı? Ve Ne için? FETÖ soruşturması sonrasında geçtiğimiz aylarda tutuklanan Beyazıt Camii İmamı çaldı bu kaftanı. Eğer 15 Temmuz Darbe girişimi başarılı olsaydı, Fethullah Gülen Denilen terörist başı bu Kaftanı giyerek gelecekti Türkiye’ye. Güya Şeyhülislam olacaktı. Ancak Müslümanların değil, Papa’nın temsilcisi olarak” dedi. Türkiye’nin Darbe girişimi başarılı olsaydı, bölüp, parçalanıp, yutulacağını ve hangi bölgelerin hangi terör örgütleri ve terör destekçisi ülkelere verileceğini de açıklayan Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, Dinler Arası Diyalog girişimlerine de çarpıcı bir dille yanıt vererek, Hristiyanlığın ve Masonluğun hizmetinde bir hareket olan FETÖ’nün her açıdan iyi bilinmesi gerektiğini bildirdi. FETÖ okullarını da anlatan Şimşirgil, 40 yılda bir tek Müslüman yetiştirilmediğine dikkat çekerek, sadece Türkçe şarkı ezberletilerek, göz boyamaya çalıştığını belirtti.
Konferans Sonrasında Gemlik Belediye Başkan Yardımcısı Kadir Erol ve Bursa Milli Türk Talebe Birliği İl Başkanı Samet Enes Öztürk, Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil’e çiçek takdim ettiler.
Güncelleme Tarihi: 14 Ekim 2016, 10:02