Bu sene üçüncüsü düzenlenecek olan Nilüfer Müzik Festivali için geri sayım başladı.
Önceki yıllarda olduğu gibi yine Balat Atatürk Ormanı’nda, fakat bu kez dört gün gerçekleşecek festivalde müzik hiç susmayacak. 10-13 Ağustos tarihleri arasında üç farklı sahnede yerli yabancı pek çok müzisyenin ziyaretçileriyle buluşacağı festivalin bu yılki sürprizi ise İngiliz post-punk topluluğu Maximo Park!
En son 2013 senesinde Türkiye seyircisiyle buluşan Newcastle menşei müzik grubu Maximo Park, hareketli ve basit temalar eşliğinde enerjik, aynı zamanda fazlasıyla canlı sahne performansıyla biliniyor. Altıncı albümü Risk to Exist’i bu sene yayımlayan grup, hem müzikal anlamda hem de söylem olarak cesur yeni albümünün turnesi kapsamında sahne alacak.
Festivalin bir diğer ağır topu Türkiye seyircisi ile güçlü bir bağa sahip Fransız caz trompetçisi Erik Truffaz. Kendine has ritimlerini hip hop, rock, funk, soul, fusion gibi pek çok türle birleştirdiği özgün tarzı ile her daim ayrı bir yerde duran Truffaz, Nilüfer Müzik Festivali’ne özel iki farklı sahnede müzikseverlerle buluşacak. Festivalin sürprizi ise ünlü müzisyenin İlhan Erşahin ile işbirliğinden doğan proje olacak.
Katalan rumbasını Latin ritimleri ve ska ile birleştiren La Pegatina dur durak bilmez sahne performansı ve önüne geçilmez neşesiyle festivalin ilk akşam konuğu. Festivalin kapanışını ise hip hop, reggae, rock, folk gibi janrları aynı potada eriten gürültücü ve eğlenceli Bosna Hersekli topluluk Dubioza Kolektiv, Makedonyalı trompetçi Dzambo Agusev ile birlikte yapacak.
Filistin’in geleneksel sokak dansı ve müziği Dabke’yi, elektronik tempo ile harmanlayan Filistin kökenli 47Soul, asma davul, bendir ve darbukanın analog synthesizer ile birlikteliğinden gücünü alıyor. Dario Faini imzalı müzikal proje Dardust, minimal piyano ritimlerini modern elektronik dünyayla yanyana getirecek. Katalonya’nın en popüler grubu olarak da tanımlanan Txarango yeni albümü ElCorDeLaTerra ile seyirciyle buluşacak.
Nilüfer Müzik Festivali’nin bu seneki bir diğer konuğu Chico Trujillo ise bilinen cumbia müziğini, alışılagelmiş sakin geleneğinin aksine zengin ve yüksek tempolu Latin ritimleriyle buluşturuyor. Kariyerine 2012 senesinde Amsterdam’da çıktığı yerel mahalle festivalleri ile başlayan ve kısa sürede iddialı bir festival canavarına dönüşen Gallowstreet hip hop, funk, house ritimlerinden doğan müziğiyle tanınıyor. Portekizli soul divası Marta Ren ise eski usul soul ve funk’ı kendine has tekinsiz, aynı zamanda kışkırtıcı sesiyle birleştiriyor.
Panayır alanını andıran parlak ve renkli sahnesi kadar gergin klaksonların tiz seslerle kesiştiği müziğiyle de nam salmış çingene orkestrası La Caravane Passe, tarzını speed-folk-freak-punk olarak tanımlayan Bohemian Betrays, sahneye çıktığı ilk günden bu yana ska ruhundan asla ödün vermeyen Bask müzik grubu Vendetta, enerji dolu perküsyonlarından gücünü alan dans etme garantili Karayipli topluluk Kuenta I Tambu, ska, Balkan, rock, punk ve rembetiko ritimlerinin kendine has karışımından doğan müziğiyle Yunanlı grup Koza Mostra, “folklorik delilik” olarak tanımladığı tarzıyla Mr. Zarko festivalin bu yılki enerji topları olacak.
Mehdi Haddab’ın elektronik udundan çıkan asi ritimleri, kendisi gibi asi grubu Speed Caravan’ın müziği ile buluşturduğu performansının yanı sıra başlangıçta “tek seferlik bir proje” olarak düşünülse de öyle olmayan rock, reggae, dubstep, hip hop ritimleriyle Kelt müziği arasında çarpıcı bir denge kurduğu enerjik performansıyla Celtic Social Club ve şarkılararası doğaçlamalarının yanı sıra caz ve rock arası kurduğu özgün diyalogla da bilinen Memoria de Peixe Nilüfer Müzik Festivali sahnesinin konuğu olacak.
Güncelleme Tarihi: 07 Ağustos 2017, 08:50