GemlikLife

Kudüs, Kalbimizi Titreten Bir Haykırıştır

SİYASET

Saadet Partisi Gemlik Gemlik  ilçe teşkilatı Cuma Namazı sonrası bası açıklaması yaptı. Partililerin katıldığı basın açıklamasında konuşan Gemlik ilçe başkanı Ahmet Vakkas Yıldız, KUDUS kalbimizi titreten bir haykırıştır dedi.

Saadet Partisi Gemlik Gemlik ilçe teşkilatı Cuma Namazı sonrası bası açıklaması yaptı. Partililerin katıldığı basın açıklamasında konuşan Gemlik ilçe başkanı Ahmet Vakkas Yıldız, KUDUS kalbimizi titreten bir haykırıştır dedi.

Zaman zaman “Kudus İslamındır, Kudus Müslümanlarındır sloganları eşliğinde konuşmasını sürdüren Yıldız’ın açıklaması şu şekilde:

KUDÜS miraç şehridir peygamberler diyarıdır. Kur’an-ı Kerim, Mescid-i Aksa için “Etrafını mübarek kıldık” (İsra, 1) buyuruyor. Tefsirler ise Mescid-i Aksa’nın etrafını “tüm Filistin bölgesi” olarak açıklar. Mescid-i Aksa, İslam’ın üç büyük mescidinden birisidir ve etrafı da kutsal topraklar arasındadır. Tarihte iki defa işgale uğrayan Kudüs birincisinde Hz. Ömer (R.A.) ikincisinde Selahattin Eyyûbî tarafından fethedilerek özgürlüğüne kavuşturulmuştur. Kudüs Hıristiyanların işgaline uğradığı zaman, Selâhaddin Eyyûbî’nin gözüne uyku girmemiş ve gülmeyi unutmuştur. Bütün benliğiyle Kudüs’ün kurtarılması sorumluluğunu hisseden Selahattin Eyyubi’ye yüce Allah Miraç gecesinde Kudüs’ün fethini nasip etmiştir. (1189)

Günümüzde ise, Kudüs 1948’den bu yana Siyonist İsrail’in işgali altındadır. Mescid-i Aksa’nın altına tüneller kazarak oymaya çalışan İsrail aslında kendi altını oymaya ve ateşle oynamaya başlamıştır. Kudüs artık son kez işgal edilmiştir. Bu işgali bitirmek ve Kudüs’ü yeniden fethetmek bugünün Müslümanlarının görevidir. Arz-ı Mev’ud’a ulaşmak isteyen İsrail, Filistin işgali ile başladığı macerasının ikinci perdesinde Ortadoğu’yu karıştırarak kan gölüne çevirmiş üçüncü ve son perde olarak ülkemizi taşeron terör örgütleri ile bölmek istemiştir.

Tarih şahittir ki Kudüs işgal altındaysa İslam dünyası sıkıntıdadır. Hak ve adalet merkezli bir düzen hâkimse Kudüs barış yurdu olmuş; kuvveti üstün tutan bir düzen varsa acı, kan ve gözyaşıyla anılmıştır. Kudüs, İslam dünyasının ortak sorunudur. Sömürgeciler güçten anlar. Müslümanlar olarak mutlaka birleşmeliyiz. Şayet birleşirsek İsrail ve sömürgecilerin karşısına 2 milyarlık güç halinde çıkar ve böylelikle akan Müslüman kanını emin olun ki durdururuz. Bu sebeple rahmetli Erbakan Hoca’mızın kurmuş olduğu D8’lerin daha aktif olmasını ve sayısının en kısa zamanda artmasını istiyoruz. Bölgemizde ne Amerika’nın, ne Rusya’nın ne de diğer batılı devletlerin yeri yoktur. Onların sözde demokrasilerine de ihtiyacımız yoktur; çünkü onların demokrasisi kan ve gözyaşından ibarettir. Ve maalesef bu kan ve gözyaşı Müslümana aittir. İslam Askeri Teşkilatının, İslam Birleşmiş Milletlerinin, İslam Ekonomik ve Kültürel İşbirliğinin olduğu bir yerde Siyonist ve emperyalist güçlerin yeri olmayacaktır.

1948’den beri Filistin topraklarını kademe kademe işgal eden İsrail, bugün Filistin’in yüzde 85’ini kontrolü altına almış ve Filistin halkına kendi topraklarında soykırım uygulamıştır. Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıması İsrail’i büsbütün şımartıp azdırmıştır. Geçtiğimiz 30 Mart’taki saldırılarda Filistin halkı 18 şehit vermiş bine yakın insanda yaralanmıştır. İsrail, Kudüs ve Mescid-i Aksa’yı tamamen kontrolü altına almak istiyor. Kudüs düşerse, İslam’ın diğer şehirlerinin de düşeceği unutulmamalı. Zaman, Kudüs davasına sahip çıkma zamanı, İsrail’e direnme ve ilişkileri kesme zamanıdır. Ey İsrail nasıl ki Milli Görüş senin yüz yıllık planını alt ettiyse yine aynı Milli Görüş senin Arz-ı Mev’ud planlarını da yerle bir edecektir; çünkü Milli Görüş kadrolarında “İslam Birliği ve Kudüs sevdalısı bir nesil yetişiyor.”

Mescid-i Aksa’ya sahip çıkmak yalnız Filistinlilerin görevi değil; tüm İslam âleminin inanç ve beka meselesidir. Hatta insanlığın onur mücadelesidir. Bu gece Miraç gecesi. İslam dünyası için büyük bir fırsat. Mescid-i Aksa ve Kudüs’ü dert edinmeden Miraç gecesi ihya edilemez. Bu gecede Kudüs ve Mescid-i Aksa’ya karşı sorumluluk şuurumuzu keskinleştirmek zorundayız. Unutmayalım ki, kutsal toprakların bugünkü hali hepimizi rahatsız etmeli. Geçmişteki Ömer duyarlılığı; Selâhattin kararlılığı hâkim olmalı hepimizde. Bu anlayış ve inanç Kudüs’ün özgürlüğü ve fethini getirecektir bizlere. Buna inancımız ve kararlılığımız tamdır.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.