GemlikLife

Tuğçe'nin Katiline Müebbet Az

GEMLİK

Yargılandığı mahkeme tarafından ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Tuğçe'nin katil zanlısı Aykut Ertunç’un ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alması gerektiğini belirten Uludağ’ın ailesi, karara itiraz etti.

Yargılandığı mahkeme tarafından ömür boyu hapis cezasına çarptırılan Tuğçe'nin katil zanlısı Aykut Ertunç’un ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alması gerektiğini belirten Uludağ’ın ailesi, karara itiraz etti. 

Gemlik'te üniversite son sınıf öğrencisi 25 yaşındaki Tuğçe Uludağ, arkadaşlık teklifini reddettiği 34 yaşındaki Aykut Ertunç tarafından evine girdiği sırada tüfekle öldürülmüştü. Yargılandığı mahkeme tarafından ömür boyu hapis cezasına çarptırılan katil zanlısı Aykut Ertunç’un ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alması gerektiğini belirten Uludağ’ın ailesi, karara itiraz etti. İstinaf Mahkemesi’nde görülen duruşmada savcı, ilk derece mahkemesinin verdiği kararın kaldırılarak sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti.

Hakkında ‘tasarlayarak öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan Aykut Ertunç, yargılandığı Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “Tuğçe ile bir buçuk yıldır arkadaşız ve bunu resmileştirmek için aileler görüştü. Tuğçe, ardından benimle görüşmek istemediğini söyledi. Olay günü Gemlik’te ayak üstü görüştük. Yine olmayacağını tekrarladı. Ben de iki kutu bira aldım. İçerek Umurbey Mahallesi’ne arkadaşlarımı görmeye gidiyordum. Gemlik Avcılar Kulübüne üye olduğum için sürekli arabamda tüfek bulunuyordu. Tuğçe’nin evinin yakınına aracımı park ettim. Tuğçe’nin gece saat 21.00 sıralarında otobüs durağından evine doğru yürüdüğünü gördüm. Arabadan inip yeniden konuşmak istedim. Tersleyince tüfeğimi alıp evine yürümekte olan Tuğçe’ye önce seslendim, sonra ateş ettim. Sonra zeytinlikte canıma kıymak istedim. Pişmanım” dedi.

Mahkeme, Aykut Ertunç’u müebbet hapis cezasına çarptırırken, sanığın cinayeti tasarlayarak işlediğini ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması gerektiğini söyleyen Tuğçe’nin annesi Tülay ve babası Özden Uludağ, avukatları Mehmet Gül aracılığıyla karar itiraz etti.

İtiraz üzerine dava, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi’nde yeniden görüldü. Duruşmaya Bursa’da tutuklu bulunan sanık Aykut Ertunç SEGBİS sistemiyle katılırken, müştekiler Tülay ve Özden Uludağ ile avukatları Mehmet Gül duruşmada hazır bulundu. 
Sanık Aykut Ertunç kendini “Ben bu işi tasarlayarak yapmadım. Tasarlayarak yapsaydım, uluslararası gemicilik belgelerim olduğu için bunu yaptıktan sonra gemilere binip kaçabilirdim” diye savunurken, duruşmada gözyaşlarını tutamayan anne Tülay Uludağ “Yalancı, yalancı. Evimin 10 metre karşısında pusu kurdu hakim bey pusu kurdu” diye tepki gösterdi. 



Müştekilerin avukatı Mehmet Gül, “Sanık eylemi tasarlayarak gerçekleştirmiştir. Buna göre tasarlayarak öldürme suçundan cezalandırılmasını istiyoruz. Yerel mahkeme, sanığın savunmasına itibar ederek tasarlamanın bulunmadığını kabul etmiş ise de bu durum dosyadaki delillerle uyuşmamıştır. Sanık, yüzlerce kez tehdit mesajları göndermiştir. Tuğçe 2 kez savcılığa şikayet etmiş ve sanık hakkında uzaklaştırma kararı verilmiştir” dedi.

Duruşmada mütalaasını veren Cumhuriyet Savcısı, sanığın maktulden aldığı olumsuz cevap üzerine bu durumu hazmedemeyerek uzunca bir süre onu takip ederek ölümle tehdit mesajları göndermesi, öldürmede kullandığı suç aleti tüfeği yanında bulundurarak öldürme kararlılığını ortaya koyması, suç kararı ile eylem arasında geçen zaman dilimi içerisinde suçu ruhi sukünetle işlediğinin kabulünü gerektirdiği, ilk derece mahkemesi kararında belirtildiği şekilde şarta bağlı bir suç işleme kararından söz edilemeyeceği anlaşıldığından, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak sanığın ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etti. 

Duruşma, sanık avukatlarının son savunmalarını yapmaları için ertelendi.

TÜLAY ULUDAĞ: "EN AĞIR CEZAYI ALMASINI İSTİYORUM"

Anne Tülay Uludağ, adliye çıkışı yaptığı açıklamada “25 yaşında daha hayatının baharında olan ve bir akşam kurs çıkışı evine gelen yavrumu, evimin 10 metre karşısında pusu kurarak katleden bu caninin en ağır cezayı almasını istiyorum. Devletimden rica ediyorum, ne olur kadınlarımızı korusunlar. Başka Tuğçe’ler ölmesin. Bir yıldır yandık, tutuştuk. Tüm aile hasta olduk. Mahvolduk. Ne olursun devletim duy sesimi. Koruyamayacaksanız, kadınlarımıza kendilerini koruyacak bir formül bulun. Ne olursunuz. Bu yavrularımız yanmasın, anneler babalar yanmasın. 2 kez şikayette bulundu kızım. Koruma kararı çıktı ama maalesef hiç bir şey olmadı. Korunamadı yavrum. Her şey boşa gitti. Daha önce bu kişinin tehditlerinden çok az bahsetmişti kızım bize. ‘Babamın başı belaya girer’ diye kendisi gitti şikayetlerini yaptı savcılığa. Ama sonuç işte böyle oldu. Hiç bir çözüm yok. Yavrum gitti” dedi. 

Bu arada İstanbul Kadın Meclisi üyesi bir grup da adliyeye gelerek Uludağ ailesine destek verdi. Grup adına yapılan açıklamada, “Biz bugün burada, kendi hayatı hakkında karar vermek istediği için öldürülen bir çocuğumuzun davasına geldik. 1 yıl içinde 409 tane kadın katledildi. Sebebi, kendi hayatlarına karar vermek istemeleri. Tuğçe kızımız koruma kararı çıkarttırmıştır, uzaklaştırma kararı çıkarttırmıştır, ‘öldürüleceğim, beni koruyun’ diye gerekli mercilere şikayet etmiştir. Yapması gereken her şeyi yaptığı halde maalesef korunamamıştır. Tuğçe, gencecik, pırıl pırıl bir kızdı. Gelecek vadediyordu. Başkalarına hayat verebilmek için kendi organlarını bağışlayacak kadar iyi bir kızdı. Sonuçta, bir katilin evlenme teklifini kabul etmediği için öldürüldü. Kadına ve çocuklara karşı işlenen suçlarda indirim verilmemesi gerekiyor” denildi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.