GemlikLife

Avukatlar Abdullah Öcalan’a Özgürlük İstedi

GEMLİK

Mezopotamya Hukukçular Derneği ve Özgürlükçü Hukukçular Derneği’nin organize ettiği basın açıklamalı eylemde bir araya gelen avukatlar, İmralı’da yatmakta olan terörist başı Abdullah Öcalan üzerindeki tecritin kaldırılmasını isteyerek, Öcalan’a özgürlük talebinde bulundular.

Abdullah Öcalan’ın yeğeni HDP Milletvekili Dilek Öcalan ve kimi HDP Milletvekillerinin yanı sıra bazı sivil toplum örgütlerinin de destek verdiği basın açıklamalı eyleme 250’ye yakın avukat katıldı. İstanbul, İzmir, Bursa, Diyarbakır ve Ankara başta olmak üzere Muş, Şırnak ve Urfa’dan otobüsler ve özel araçlarla gelerek saat 11.00’de Gemlik Jandarma Komutanlığı önünde toplanan avukatlar, Cezaevi yetkililerine İmralı Adasına gitmek için dilekçe verdiler. Polis ve Jandarmanın yoğun güvenlik önlemleri altında gerçekleşen eylemde, Koster’in arızalı olduğu bildirilirken, avukatlar Jandarma Komutanlığı önünde bu uygulamayı kınayan basın açıklaması yaptılar.

Mezopotamya Hukukçular Derneği ve Özgürlükçü Hukukçular Derneği adına Avukatlar Ebru Günday ve Serhat Eren, Jandarma Komutanlığı bahçesinde İmralı adasına gitmek için dilekçe verdiler. Koster’in arızalı olduğu gerekçesiyle bu dilekçe işleme alınmadı. Jandarma Komutanlığı önünde cüppelerini giyip, “İmralı Tecritine Hayır, Öcalan’a Özgürlük” pankartı açan avukatlar, önce başta Dicle TV olmak üzere, kimi Doğu illerinde yayın yapan Televizyonlara canlı yayında bağlanarak röportaj verdiler. Daha sonra basın ordusunun karşısına geçen avukatlar, zılgıt çekip, Öcalan üzerindeki tecritin aynı zamanda demokratik çözüm çabalarının, barışın ve dolayısıyla hakların odrtak geleceğinin tecriti olduğunu öne sürdüler.

Burada basın açıklamasını okuyan Mezopotamya Hukukçular Derneği Yönetim Kurulu üyesi Avukat Pınar Akdemir, tecrit kapsamındaki avukat yasağının 5. Yılına girdiğini söyledi. En son 27 Temmuz 2011 tarihinde Öcalan ile görüşebildiklerini savunan Pınar Akdemir, 208 haftadır müvekkilleriyle görüşebilmek için gösterdikleri çabalardan bir sonuç alamadıklarını kaydetti. Yetkililerin, sürekli ve kendileriyle alay edermiş gibi, bahaneler uydurduğunu iddia eden Pınar Akdemir,tecritin her türlü fizikel olumsuzluğun yanı sıra, politik bir ölüm olduğunu açıkladı.

Dünya da Öcalan’a Özgürlük talebiyle toplanan 10 Milyon 328 bin imzalı dilekçeyi 13 Şubat 2015 tarihinde resmi olarak Avrupa Konseyine sunulduğunu hatırlatan Mezopotamya Hukukçular Derneği Yönetim Kurulu üyesi Avukat Pınar Akdemir, devletin bu realiteyi kabul etmesine rağmen tecriti sürdürdüğünü öne sürdü. BDP ve HDP’li milletvekillerinin İmralı ziyaretlerini de açıklayan Avukat Akdemir, bu ziyaretler sonrasında ateşkes imzalandığına dikkat çekti. Buna karşın 5 Nisan 2015 tarihinden itibaren HDP heyetinin ve ailesinin ziyaretlerinin de engellendiğini kaydeden Pınar Akdemir, 7 Haziran seçimlerinden önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Dolmabahçe Mutabakatını reddeden açıklamaları sonrasında, Abdullah Öcalan’ın ısrarıyla devam eden barış ikliminin, hızla yerini karamsarlığa ve gergin bir siyasi ortama bıraktığını iddia etti.

Zaman zaman yoldan geçen araçların klakson sesleri ve bazı vatandaşların sözlü protestosu ile devam eden basın açıklamasında, polis protestoculara izin vermedi. Abdullah Öcalan’ın İmralı’daki sınırlı koşullarını boş havuza benzettiğini belirten Avukat Pınar Akdemir, Öcalan’ın kendi özgürlüğünü toplumsal özgürleşme ile ele alan bir anlayışın sahibi olduğunu ifade etti. Eyleme katılan meslektüaşlarının alkışları arasında basın açıklamasını sürdüren Avukat Pınar Akdemir, “Tecrite karşı mücadelemizde halklarımızı demokratik tepkilerini yükseltmeye, insan hakları örgütlerini, baroları hukuku ortadan kaldıran adeta “Hukuksuz Alan” yaratan devletin tecrit politikasına karşı duyarlı olmaya, demokratik çözüm ve barıştan yana olan Türkiye kamuoyunu, ülkeyi kaosa sürüklemeye çalışan geçici hükümetin çözümsüzlüğüne hizmet eden tecrit politikası ve bir bütünen demokratik güçlerin tasfiyesi girişimlerine karşı durmaya, özgür koşullarda müzakerelerin başlamasını sağlayarak,. Bu topraklara kalıcı barışı getirecek demokratik çözüm iradesine sahip çıkmaya, güç vermeye çağırıyoruz” dedi. Basın açıklamasının ardından yaklaşık 250 kişilik avukat grubu, güvenlik güçlerinin kontrolü altında otobüslerine binerek ilçeden ayrıldılar.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.